ELEKTRİK TEMİNİ VE KESİNTİLERİ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI
Hükümetin, elektrik ve su ile ilgili alımları için 20 yıllık süreye kadar ihalesiz yapabilme yetkisi talep etmesi toplumda ciddi bir gerilime neden olmuştur. Hükümetin yaklaşımından da anlaşıldığı üzere, bu yetki özellikle ve öncelikle AKSA işletmesi ile 20 yıllık elektrik alım sözleşmesi imzalamak amacıyla kullanılacaktır. Hükümetin bu konuda herhangi bir açıklama yapmaktan kaçınması iddiaların gerçekliğinin kanıtı olarak görülürken bu durum gerilimi daha da artırmakta; toplumsal huzuru, yaşamımızı ve çalışma yaşamını tehdit edecek gelişmelere neden olmaktadır.
Elektrik yaşamsal bir ihtiyaçtır. Bizim gibi ada ülkelerinin elektrik ihtiyacının karşılanması konusunda ciddi zorlukları olduğu ve alternatiflerinin kısıtlı olduğu da bilinmektedir. Zorlukların hafifletilmesi ve bu yaşamsal ihtiyacın sağlıklı bir şekilde karşılanabilmesi için orta ve uzun vadeli planlamalara; bu planların aksamadan uygulanabilmesi için ise toplumsal fikir birliğine ihtiyaç olduğu da açıktır.
KKTC’nin elektrik ihtiyacının karşılanması konusunda uzun yıllardan beri devam eden ve “tartışma” olarak nitelenemeyecek çekişmeler, hem mevcut sistemi yıpratmış hem de ilgili kesimlerin iletişim kuramaz duruma düşmesine neden olmuştur. 2000 yılında AKSA ile imzalanan sözleşme defalarca yenilenmiş olmasına karşın toplum tarafından kabul görmemiş ve pahalı elektrik kullanmamızın önemli nedenlerinden birinin bu sözleşmeler olduğu iddia edilegelmiştir. AKSA sözleşmesinin bir yıl sonra sona erecek olmasına karşın elektrik temininin hangi yöntemler ile yapılabileceğinin kesinleştirilmemiş olması da büyük bir handikap olarak ortada durmaktadır. Bu çekişmelerin aynı şekilde devam etmesi halinde AKSA ile sözleşme sona ermeden yeni kaynaklar oluşturmak mümkün olmayacak gibi görünmektedir.
Konuya bu açıdan baktığımızda Kıbrıs Türk halkının ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunu belirtmek zorundayız: Elektrik temin sisteminin geleceği ne olacak?
Bu soruya teknik ve siyasi gerçeklikler dikkate alınarak en doğru yanıtı bulmak zorundayız. Bu soruya yanıt bulabilmek için gerekli bilgileri tartışma masasında toplamak, kamuoyu ile paylaşmak ve ikna edici bir karar verme süreci oluşturmak gerekiyor. Bu süreci oluşturmak ve yönetmek KKTC hükümetinin; bu sürece katkı koymak ise başta teknik bilgi sahibi olanlarımız olmak üzere bütün yurttaşların ve sivil toplum örgütlerinin görevidir.
KKTC’nin elektrik ihtiyacının karşılanmasını 20 yıllık süreyle, ihalesiz bir yöntemle ve alternatiflerini araştırmadan AKSA’ya devretmek kabul edilemez. Bu sürecin bugünkü şekliyle çatışmalarla sürdürülmesi de kabul edilebilecek bir yöntem değildir. Her hane ve her işletme elektrik ücretini ödediğine göre kaynağın kolaylıkla yaratılabileceği açıktır. Başta hükümet olmak üzere bütün toplumsal güçlere düşen görev, elektrik konusunu gerçekçi bir şekilde ele almak, teknik zorunlulukları ön planda tutmak, en kısa zamanda bir elektrik temin planı hazırlamak ve işe koyulmaktır.
Başta hükümet olmak üzere bütün ilgili tarafları sağduyu ile hareket etmeye çağırır, Kıbrıs Türk Ticaret Odasının bu sürece her türlü katkıyı koymaya hazır olduğunu kamuoyumuz ile paylaşırız.